13 Haziran 2014 Cuma

O

Bir ömür yanınızda istediğiniz adamlardan. Sadece uyurken değil, uyandığınızda da ilk görmek istediklerinizden.Gülüşüne aşık olduklarınızdan.
Diğerlerinden farklı olduğunuzu bilenlerden. Bunu hep hissettirenlerden..
Kendine güveni olan adamlardan.
Hep aynı şekilde sevenlerden. Sevgisi hiç eksilmeyenlerden.
Sadece sevgilisi değil, en yakın arkadaşı olduklarınızdan. Her şeyden önce 'arkadaşı' olduklarınızdan. Yanında zamanın nasıl geçtiğini anlamadıklarınızdan.
Yine de doyamadıklarınızdan. Hep özlediklerinizden. Zamanın yetiremediklerinden.
Ayakları yere basanlardan, duruşu olanlardan. Yanına yakışıp, yanında taşıyabilenlerden. Taşımaktan gurur duyanlardan. Elinizi sadece tutmayıp, sıkı sıkı kavrayanlardan.
Aşık olduğunu her fırsatta söylemekten çekinmeyen adamlardan. Gözünüzün içine korkmadan bakanlardan. Yanında huzur bulunanlardan. Güven verenlerden, çok sahiplenenlerden.
Kendi doğrularını bile sizin için sorgulayanlardan.
Ona yemek yapmayı bile sevdirebilenlerden.
Aileniz gibi hissettirenlerden.
Yanında en çok kendin olduklarınızdan, hayatınızda hep varmış hissi yaşatanlardan.
Hep varmış, hep de olacakmış gibi, çoktandır benimsediklerinizden..
Ondan önceki herkesle neden olmadığını, şimdi daha iyi anladıklarınızdan.
Ve Cemal Süreya’nın;
‘Ben senin sevgilin, eşin, baban, ağabeyin, arkadaşınım..Biri bitse biri kalır, seni hiç bırakmayacağım.’' dizelerini hep yaşatanlardan..